Tek bir entegrasyon yaparak e-ticaret sitenizden tüm banka ve kredi kartları ile online ödeme alın.
Teknolojik gelişmelerin hayatlarımıza yön verdiği ve hemen her şeyi ölçümlemeye çalıştığımız bir çağda yaşıyoruz. Davranışlarımızın temellerini anlamaya, beyinsel faaliyetlerimizi çözümlemeye çabalıyoruz.
Bu tür bilimsel çalışmalar pazarlama gibi alanlara da hızla yayılıyor. Son dönemde “nöropazarlama” adı verilen bir kavram popüler olmaya başladı. Bu kavram, insan beyninin pazarlama çalışmalarına karşı verdiği tepkileri anlamaya çalışıyor.
Bu yazımızda gelecek yıllara damgasını vuracak nöropazarlama olgusundan bahsedeceğiz. Hazırsanız başlayalım ve bu fenomeni daha iyi anlamanıza yardımcı olalım.
Nöropazarlama Nedir?
Nöropazarlama (Neuromarketing ya da nöro marketing olarak da anılıyor); insan beynindeki satın alma algısını yakından inceleyerek ortaya çıkan sonuçlardan bir pazarlama stratejisi geliştirme tekniğine verilen isim. Bu teknik; tüketici davranışlarını anlamaya, tüketicilerin davranışlarının oluşmasındaki psikoloji ile sosyal sebepleri araştırmaya ve hedef kitlenin hangi düşünce biçimiyle hareket ettiğini çözmeye çalışıyor.
Nöropazarlama Nasıl Çalışır?
Beynin aktivitelerini izlemek için iki temel yöntem mevcut. İlki Fonksiyonel Manyetik Rezonans Görüntüleme (fMRI) denilen yöntem, ikincisi ise Elektroensefalografi (EEG) adı verilen yöntem.
fMRI yönteminde denekler ses ve görsel ipuçlarına cevap verirken beyindeki kan akışının güçlü mıknatıslarla takip edilmesi sağlanıyor. Bu şekilde beynin “keyif merkezi” olarak bilinen derin bölgelerine erişiliyor ve insanların gerçekte nasıl tepki verdiği anlaşılmaya çalışılıyor.
Nöropazarlamadaki diğer yöntem olan EEG'de ise deneğin kafatasına elektrotlar yerleştiriliyor. Bu elektrotlar, beyin tarafından üretilen beyin dalgalarını ölçüyor. Araştırmacılar da öfke, heyecan, üzüntü gibi duyguları bu elektrotlar aracılığı ile izliyor ve duyguların nedenlerini çözümlemeye çalışıyor.
Bu teknikler bir süredir aktif olarak kullanılıyor. Özellikle büyük markalar ürün tasarımı, paketleme ve reklam kampanyaları sürecinde bu teknolojileri çeşitli deney grupları üzerinde kullanıyor. Nöropazarlama tekniklerini anlattığımıza göre dilerseniz bir de nöropazarlamanın bazı avantajlarına bakalım. İşte, nöropazarlamanın avantajları:
- Tüketicileri Çok Daha İyi Tanıma Fırsatı
Nöropazarlama teknikleri, tüketicilerin söylediklerine değil, bilinçaltlarına odaklanıyor. Bu sayede tüketicilerin duygularındaki tetikleyici sebepler daha iyi analiz edilebiliyor ve tüketicilerin satın alma eğilimleri daha detaylı şekilde inceleniyor. Bu içgörüler sayesinde de markalar, hedef kitlelerini çok daha yakından tanıma fırsatına sahip oluyor.
- Daha Düşük Maliyetle Daha İsabetli Kararlar
Geleneksel pazar araştırmaları markalar için hem maliyetli hem de yararsız olabiliyordu. Ancak gelişen dijital teknolojiler ve bilimsel yöntemler sayesinde hem maliyetler azaldı hem de daha isabetli kararlar alınmaya başlandı.
Binlerce insanla birebir yapılan görüşmeler yerine deney grupları ile yapılan bilimsel temelli araştırmalar, markalar açısından daha doğru sonuçlar veriyor.
- Duygular ve İçerikler Arasında Kurulan Bağ
Günümüzde nöropazarlama teknikleri sayesinde tüketicilerin reklamlarda hangi anlara daha fazla tepki verdiği belirlenebiliyor. Tüketicilerin yansıttığı duygular doğrultusunda da markalar en doğru içerikleri oluşturabiliyor. Yani duygular ve içerikler arasında sıkı bir bağ kuruluyor.
Artık marketlerde gördüğünüz ürün paketlerinin renginden tutun da yolda karşılaştığınız afişlere kadar çoğu seçimin ardında nöropazarlama teknikleri ile elde edilen veriler var. Nöropazarlama teknikleri önümüzdeki dönemlerde daha da gelişecek ve pazarlama dünyasının vazgeçilmezi olacak.
Yazımızın burada sonuna geliyoruz, ancak okumaya devam etmek isterseniz “2020 Dijital Pazarlama Trendleri Nelerdir?” içeriğimize geçebilirsiniz.
